selam Didem ben yine :-))... ilk yazimdan sonra gordum ki DC'de yasayan arkadaslar yeni gelenleri gecte olsa(!) sicak karsilayabiliyorlarmis ...
asagidaki siiri mesaj yollayan arkadaslara tesekkur baabinda ithaf etmek istiyorum desem, siz ne dersiniz??
selamlar / Didem
YAPMAYI ISTEDIGINIZ HICBIRSEYI SONRAYA BIRAKMAYIN...
O telasla birakin Paris yolunda ilik rüzgarlarla taramayi saçlarinizi
sevdigimizle doyasiya bir sohbet bile edemedik biz....
Gözümüz saatte söylestik hep, kosusur gibi sevistik, yarisir gibi çalistik.
Hep yetisecek bir yerler vardi
Aranacak adamlar, yapacak isler....
Bir sonraki günün telasi bir öncekinin terine bulasti.
Baskalarinin hayati bizimkini asti
Kör karanlikta çalar saat sesi yerine
kusluk vakti, kizarmis ekmek kokusu
veya yavuklu busesiyle uyanma düslerini
ha babam erteledik.
20'li yaslardayken 30'lara kurduk saatin alarmini 30'larimizda 40'lara, belki sonra 50'lere....
Lakin öyle karmasik kurgulanmis ki hayat,
kuslukta uyanma firsati sundugunda size,
artik uyku girmez oluyor gözlerinize....
Doyasiya söylesmek,
telassiz sevismek için bol zamana kavustugunuzda,
söylesecek, sevisecek kimsecikler kalmiyor
yaninizda....
Özenle sakladiginiz bir sari lira gibi ömrünüz;
vakit gelip sandiktan çikardiginizda,
bir de bakiyorsunuz ki,
tedavülden kalkmis.
Orhan VELI